7 Haziran 2007 Perşembe

PA-RA-TOR!

İmparator yeni bir maç daha oynadı. Gazete sayfalarını karıştırdığınızda ve yorumcuları dinlediğinizde neyle karşılaştınız? TD'yi kurtarmış olmanın sevinç çığlıkları vardı adeta... Evet evet, takım harika oynamış, bir top direkten dönmüş ve zaman zaman Brezilya'ya sahayı dar etmiştik. Öyle ki rezil olmaktan korkan Dunga Ronaldhino ve Kaka'yı oyun almak zorunda kalmıştı. Helal olsundu TD'nin talebelerine ama aynı zamanda yazıklar da olsundu. Olsundu çünkü aynı takım Bosna'yı ciddiye almadığı için yenilmişti... Allah allah... Allah allah... Biz mi körüz yoksa alem mi kör ?

Soru 1 : Bu takım sizce aynı takım mıydı ? Mesela
Rüştü
H.Ş.Şükür
Servet

neredeydiler? Yıldıray neredeydi ?Bu aynı takım değildi... Kim yazdı ya da söyledi doğru düzgün... Takım aynı takım değilken, takım sahaya kendi kendine çıkmıyor birisi ilk 11'i oluşturuyorken suçlu niye TD değil de futbolcular oluyor...

Soru 2 : TD çok büyük bir motivasyon ustası (mıydı )?
Eğer öyle ise niye ilk maçta bu ustalığını yansıtamamıştı. En büyük özelliği bu olan, sporcularının ruhunu okşayan TD ruh okşamayı mı unutmuştu ? Topçular mı ruhsuzdu ? Bu ruhsuzları kim çağırıp sahaya kim sürmüştü ?

Geçin bir kalemde arkadaşlar... Bunu sadece TD.yi kötülemek için yazmıyorum. Medyayı bir kere daha projektör altına almak istiyorum sadece. Hani Kezman şunu demiş, Alex bavul topluyor diyen, her futbolcuda Kezman'ın ücretini bağıran medyayı tanımlamak istiyorum o kadar.

Bu arada GS maçımızın üzerinden neler geçti hala ceza açıklanmadı. Yeterli çoğunluk oluşmamış. Hani o maç kara gece ve kabustu. O kadar kabustu ki lig radyoda Mehmet Ayan 2 gün sansür uygulamış ve sadece çözüm önerilerini konuşalım demişti. Hadi Mehmet Ayan! Sana davet. 2 gün bu durumu tartış... Çünkü benim çözüm önerim bu tür bir durumda cezanın en ağır ve en hızlı şekilde verilmesi. Sallanarak zamana bırakılmasını şiddetle ve esefle kınıyorum.

Kalın sağlıcakla

Hiç yorum yok: